ÇAKMAK ÖRENCiK KÖYÜ
  Halk inanışları
 
 

GELENEKLER / HALK SAĞATMACILIĞI

Halk Sağaltmacılığı, Halk İnanışları ve Dinsel Yapı

Arı Sokma: Arı sokan yere şişmesini engellemek için demir sürülür. Ayrıca şişmeyi ve ağrıyı önlemesi için sarımsaklı yoğurt sürülür.

Bademcik: Şişen bademcik parmakla bastırılır, sonra yakılıp dövülmüş şap ince bir boru ile boğaza üflenir. Tülbente karabiber konularak boğaza sarılır.

Basma Hastalığı: Basma hastalığında, boğaz içten şişer, içinden sarkar, hastanın sesi çıkmaz. Boğaz önce başparmakla basılır ve sıvazlanır. Ateşte pişirilmiş tatlı elma ezildikten sonra boğaza sarılır. Eskiden bu tedaviyi yapan yerler tabakhanelermiş.

Baş Ağrısı: Dilimlenmiş patates bu tülbentle başa bağlanır. Ayrıca yumurta ve nişasta karışımı da başa sarılmaktadır. Eskiden çayır kurbağasını hastanın şakağına sararlarmış.

Başı ağrıyan kişiye:

"Başının ağrısı çöpe çöpe

Seni bir beyin küçkü kızı öpe" denir.

Bel ve sırt ağrısı: Bel ve sırt ağrılarında kupa çekilir.

Boğaz ağrıları: Boğaz ağrıları için ıhlamur ile bal veya tarçın ile sütün karışımından oluşan bir içecek içilir.

Böğü delerse: Böğü böceğine karşın, eşek gübresi ıslatılır ve yaranın üstüne konur. Böğü de yakalanıp ateşe atılır.

Bulgur Püskürmesi: Bulgur püskürmesinde hastanın vücudunda ince ince kırmızılıklar olur. Bu hastalık üzüntüden olur. Ocaklı tarafından bulgur ağıza alınır, sonra hastanın vücudunun her tarafına sıvanır. Bir hafta perhiz verilir. Sarımsak ve bulgur yedirilmez.

Buruntu Hastalığı: Hindistan cevizi ve Musul mazısı döğülür ve hastanın çorbasına ekilir. Bu hastalıkta karın sık sık burulur.

Çıban: Çıbanın olduğu bölgeye süt sürülür.

Çiçek: Çoçuk çiçek hastalığına yakalanınca sigara dumanı ve yemek kokusundan uzak bir yerde bir hafta bakılır. Sütün dışına vurması için tatlı ye- dirilir. Hastanın çiçeği kuruyunca, yaranın kabuğu hastaya tekrar çıkmaması için yedirilir. Hastalığın ilk yedi günü tehlikelidir. "Çiçek ya terledir ya fırladır (yani öldürür)" derler.

Dağlama: Bebeğin arkasında gökmavi leke olur. Ebe iğneyi kızdırıp bebeğin topuğuna batırılır. Bu işlem üç kez yinelenir.

Diş ağrısı: Diş ağrısını dindirmek için sarımsak veya kolonyalı tütün kullanılır.

El çatlağı: Yağlı çıra inceltildikten sonra, ateşte ısıtılır ve çatlağa sürülür.

El terlemesi: Yabancı bir kişinin evindeki yüklüğe el sokulur.

El yarası: Elde çıkan yaranın üstüne sabunlu yoğurt sarılır.

Gelincik Hastalığı: Hamile kadının ayaklarının şişmesidir. Hasta ocağa götürülür. Kimi zaman hastanın gömleği yırtılır. Kimi zamanda okunmuş yiyecekler yedirilir.

Göz Ağrısı: Fındık kabuğu yakılarak göze sürülür.

Gice yanığı: Yanık gibi olur, kabarır. Destinin (testi) altından çamur alınır, gece ise "gündüz" diye, gündüz ise "gece" diye çalınır (sürülür).

Hıyarcık: Hıyarcık çıkartana hıyar turşusu vurulur.

İnce Hastalık: Bensiz (lekesiz) kara eşek sütü içirilir.

İshal: Koruk suyu içirilir. Miyene kavunu yedirirler. (Unu kavurup aç karnına yedirirler) Ahlat hoşafı yedirirler. İshal için nar da yedirilir.

Kan Kabarcığı: Hastanın göz akından kabarcık olur. Gözkapağı devirilir (katlanır) altın ile çizerler.

Karamık: Sivilceye benzer. Su değdirilmez. Buna ila olmayacağı düşünülür. "Karamığa, kızamığa, çiçeğe ilaç olmaz" denir.

Kesik: Kesilen yere, bir bez yakılır, onun külü basılır.

Kıl Durgunu: Hamile kadın çocuğunu doğurduktan sonra; eğer çocuğunu

emziremezse ' göğüsleri şişer. Bu hastalığa "göğse kıl durmak" denir. Göğüslerinin ucunu, dolu bir testiye sokar, saçları göğsün uç kısmına koyar: Daha sonra saçlarını tarar ve şiş dağıtılır.

Kızgın (ruhiye): Bebeğin doğduktan sonra yüzünün yara olması ve gittikçe yayılmasıdır. bebeğin kızgın olmaması için, kırkı çıkana kadar, babasının eşyası örtülmez. Kaplumbağa kabuğu yıkılıp, döğülür, yemeniden elenip içine tuz atılır. bebek doğunca bu karışım bebeğe sürülür.

Kısırlık: Çocuğu olmayan kadının çocuk doğurabilmesi için kazanın içerisine çeşitli otlarla hayvan gübresi konur bunlar kaynatılır, ılıdıktan sonra kadın bu suyun üstüne oturtulur.

Köstü: Çene altında, baharda bir şişkinlik olur. Ocakta köstebek toprağından çamur karılıp, yaraya sürülür.

Kulunç: Kuluncu olan hastanın sırtı, elin iki parmağı ile kıvrılarak kuluncu çekilir.

Kulak Ağrısı: Kulak ağrısını dindirmek için anne sütü sürülür. Ayrıca kaynatılmış elma suyu da kullanılır.

Magasıl: Magasıl olana deve eti yedirilir, yağı yutturulur ve yağı sürülür. Erkek sığır kuyruğu (bir bitki), deve kılı, yıllanmış sarı saman, sebap kili, soğan kabuğu, yaban tezeği, baş kili bir arada karıştırılır ve bir tencerede iyice kaynatılır. Sonra bunun buharının üstünde hasta su soğuyana kadar bekler. Daha sonra deve eti yenir. Deve etinin yedirilme nedeni mayasılın yalnızca deve ve serçede görünmemesidir.

Mide Ağrıları: Mide ağrılarına karşı küllü su içirilir.

Morarmalar: Morarmalara karşı şekerli ekmek ya da zeytin çiğnenerek sarılır. Yine morarmalara karşı çiğ et de sarıldığı görülür.

Oklama: Bir kişinin başının zonklamasının nazardan olduğuna inanılır. Ocağa götürülür. Hasta bazlama tahtasını başının üzerinde kalkan gibi tutar. Ocakçı küçük bir ok ile tahtaya vurur. Bu üç kez yinelenir.

Sarılık: Sarılık olan kişiye, ıslatılmış altının suyu 7 gün içirilir. Daha sonra beşlik altın yutturulur. Sarılığın bir çeşidi olan kara sarılık için ise, ocağa gidilir, ocaklı hastanın alnından ustura yardımıyla kan akıtılır. Bu kan hastanın yüzüne sürülür. Hastaya yedi gün, soğan, sarımsak yedirilmez. Ocaklı bu iş için para almaz. Onun yerine ocağın köpeğine ekmek atılır.

Sıtma: Köyün çobanına ekmek verilir, bu ekmeği çoban dağlarda gezdirir ve hasta bu ekmeği suya batırıp yer. Ayrıca yedi kapıdan yemek toplanır ve sıtmalıya yedirilir. Hastanın koluna imam yedi kat pamuk ipliği bağlar. Ayı tüyü ve yılan kavuğu tüttürülür. iki kurmalının tekmesinden ekmek alınır ve hastaya yedirilir.

Soğuk Alınlığı: Soğuk alınlığına karşı limon ile nane kaynatılarak içilir.

Tüpleme: Bebeğin kursağı ile karnının şişmesi. Yetişkin fakat zayıf kişilerde de görülür. İki evliden bir avut külü alınır. Bu kül bebeğe sürülür.

Umma: Bir kadın bir yiyeceğe imrenir ve o yiyecekten yiyemezse memesi şişer damakı çeker. Umma olana "sağ avucunu yala" denir.

Yanırlı (sırt ağrısı): Hastayı terletmek için eski bir tuğla ezilir, kavrulur ve yatağa döşenir. Hasta bu yatağın üzerine yatırılır.

Yeşilistan Sokması (Zehirli Kertenkele): Yeşilistan sokan kişiye önce tuzlu ayran içirilir. Sonra yeşilistan soktuğu yere eşek tersi ezilir ve sarılır. Ayrıca kuru zerdali ıslatılıp ezilir ve sarılır




 
 
  Bugün 2 ziyaretçi (3 klik) kişi burdaydı!  
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol